27 Ocak 2014 Pazartesi

YUMUŞAK KÖFTE NASIL YAPILIR


Genelde köfte yapacağım zaman mutfak robotu tezgah üzerindeki yerini alırdı. Ve soğan, maydanoz robotta incecik kıyıldıktan sonra diğer malzemeler de robot ile karıştırılırdı.

Geçtiğimiz aylarda bir büyüğümüzü ziyaret esnasında bize ikram ettiği köfteler kapış kapış gidince, konuşmanın seyri, neden benim yaptığım köftelerin bu kadar yumuşak olmadığı meselesine geldi.

Bilmem ki diye verilen cevabın akabinde, bu yumuşak köftenin sırlarını öğrenmek için ev sahibinden püf noktalar aldık.

Aldığım püf noktaları uyguladım ve gerçekten köfteler yumuşacık oldu.


12 Ocak 2014 Pazar

KAMERA ARKASI 1

"Tecrübe ne kadar hata yaptığın ile doğru orantılıdır" diye bir söz vardır...

Ama bazı konularda tecrübe sahibi olunca hata yapmam diye bir şey de yoktur...

Acemi şansı diye de bir kavram vardır...

Kısacası hayat gibi mutfakta her daim dinamik, süprizlere açık bir mekandır. Özenmezsin olur, aşırı özenirsin bi aksilik çıkar. Ev halkına yaparsın müthiş olur, misafire de yapayım dersin aynı tarifi olmaz. Tabi tersi de olabilir hiç belli olmaz :)

Şimdi ben bu postu neden hazırlıyorum?  Mutfağa girmeye bir türlü cesaret edemeyen, ben yapamammmkii, anlamam bu işten deyip kendi kendinin cesaretini kıran kişilerin mutfağa girme cesareti gelsin diye ilk olarak. İkincisi de bir tarif hazırlanırken arka planında da neler olduğunu merak edenler için.

Yemek sitelerine, bloglara tabi hep tutturabildiğimiz tarifleri koyuyoruz. Elbette böyle olmalı. Denemek isteyenler için defalarca denenmiş tarifler yer almalı bloglarda ama ben kamera arkasında yaşananları da ara ara koymak istiyorum ki mutfağa girmek isteyip de cesaret edemeyenler, yıllarca pasta kurabiye yapılan mutfaklar da da olabilecek hataları görsün.

Bi de biz insanları etiketlemeyi nedense çok yapıyoruz. Belki farkındayız belki de değiliz ama "Sen beceremezsin bu işi"  nasıl bir etiketleme cümlesi ise  "Sen kesin becerirsin bu işi"  de aynı şekilde bir etiketlemedir ve her ikisi de çok yanlıştır.  İnsanız ve bazen yapabilme bazen de yapamama gibi bir özgürlüğümüz var.

Kendinizi geliştirmek için olumlu eleştirilere her zaman açık olun.

Tecrübe ile bir tarifi tutturabilme oranınız artacaktır. Ama yanlış yapma ihtimaliniz sıfırlanmayacaktır.

Neyse çok yazdım sanırım. Geçelim mutfak hatalarına yani kamera arkasına:



1 Ocak 2014 Çarşamba

EV YAPIMI SALEP


Soğuk havalar geldi mi insanın aklına salep geliyor.

Salep bir bitki ve kullanılan yeri kökleri. Tam da kış aylarında ihtiyacımız olan faydalar var salepte.  Göğsü yumuşatması, öksürük ve bronşite iyi gelmesi, kabızlığı gidermesi, kalbi kuvvetlendirmesi ve vücudun ısınmasına yardımcı olması faydalarından bir kaçı.

Kışın sıcak sıcak içtiğimiz saf salep yaz günlerinde de karşımıza çıkıyor. Ama bu sefer donmuş haliyle.  Maraş dondurması olarak bildiğimiz dondurma keçi sütü ve saf salep ile hazırlanıyor. Bunu da evde hazırlamak mümkün. Tarifi merak edenler  Keçi Sütü ile Ev Yapımı Dondurma ve Kaymaklı Maraş Dondurması yazılarıma bakabilir.

Maalesef salebin de sahtesi var. Yani piyasada hazır salep diye satılan içeceklerin içerisinde ya salep yok ya da çok az var. Veya toz olarak salep talep edince size önce dondurmalık salep diye değişik bir şey veriyorlar. İsterken özellikle saf olanı diye söyleyin.

Evet faydalarından istifade için evde hazırlamak en güzeli.  Hazır olanlar için sadece su kaynatıp fincana dökmek yeterli iken doğal olarak içmek isterseniz biraz zahmete ve çıkan bulaşığa razı olmak gerekiyor. Ama doğalı için değer bence. Zaten bizzat gözlemlediğim bir gerçek var ki; hazır salepleri severek içenler doğalını içince diğerine dönüp bakmıyor bile.